deyimler sözlüğü Bir nerededir.com sitesi!

deyim mi arıyorsunuz?

deyimler sözlüğümüzden bulup getirelim!

Türkçe Deyimler Sözlüğü

para deyimleri

soru çözümleri


Deyimler sözlüğümüzde bulunan, para ile ilgili, içinde para kelimesi geçen, para kavramını barındıran, sizler için seçilmiş ve hazırlanmış deyimlerin listesi aşağıdadır.

Deyimlerin üzerine tıklayarak anlamlarını, detaylı açıklamalarını, kullanım örneklerini ve günlük hayatımıza yansımalarını inceleyebilirsiniz.

Ve asla unutmuyoruz, dahi anlamındaki -de ve -da ayrı yazılır ;)

» para sözcüğünün anlamı nedir?

» para sözcüğünün ingilizce tercümesi

» para kelimesi ne demek?

para kelimesi ya da kavramı ile ilgili deyimler

Deyimler (44)

  • akılsızlık parayla değil ya deyimi

    önlemsiz, düşüncesizce davranıldığında söylenir. örnek: Tutup bütün paramı bu işe yatırdım, akılsızlık parayla değil ya!

  • akılsızlık parayla mı deyimi

    önlemsiz, düşüncesizce davranıldığında söylenir. örnek: Tutup bütün paramı bu işe yatırdım, akılsızlık parayla mı!

  • ayakbastı parası deyimi

    bir yere dışardan gelen eşyadan ve insanlardan alman vergi. örnek: Eskiden bir ülkeye girenlerden ayakbastı parası alırlarmış.

  • beş beş para mı saydı deyimi

    bunu para vererek almadı ya! örnek: Oğlan bisiklete beş beş para mı saydı, böyle hor kullanır elbette.

  • beş kuruş para mı saydı deyimi

    bunu para vererek almadı ya! örnek: Oğlan bisiklete beş kuruş para mı saydı, böyle hor kullanır elbette.

  • beş para almamak deyimi

    hiç para almamış olmak.

  • beş para etmez deyimi

    hiç değeri yok, işe yaramaz, değersiz.

  • beş para mı saydı deyimi

    bunu para vererek almadı ya! örnek: Oğlan bisiklete beş para mı saydı, böyle hor kullanır elbette.

  • beş paralık deyimi

    hiçbir değeri olmayan, değersiz, bayağı, aşağılık, örnek: Beş paralık iş, ricaya değmez.

  • beş paralık etmek deyimi

    bir kimseyi, ayıplarını herkesin içinde yüzüne vurarak küçültmek.

  • beş paralık olmak deyimi

    kusurları, ayıpları açığa çıkmak, küçülmek.

  • beş parasız deyimi

    (1) yoksul, parasız, örnek: Beş parasızdı, bir dikili ağacı bile yoktu. (2) hemen hemen hiç para koymadan, çok az bir para ile. örnek: Bu işe beş parasız başladık, çalıştık ve kazandık.

  • bini bir paraya deyimi

    pek çok ve ucuz.

  • bir paralık deyimi

    hiçbir değeri olmayan, değersiz, örnek: Bir paralık şey için kavga edilmez.

  • bir paralık etmek deyimi

    utanılacak bir duruma düşürmek.

  • bir paralık olmak deyimi

    (1) (kişi için) saygınlığı kalmamak, utanılacak bir duruma düşmek, örnek: Sözünü tutmayınca dostları yanında bir paralık oldu. (2) (bir şey) değersizleşmek, işe yaramaz olmak.

  • bozuk para deyimi

    ufak birimlere ayrılmış para.

  • bozuk para gibi harcamak deyimi

    (birini) en küçük çıkar için gözden çıkarmak, örnek: Güvenme ona, adamı bozuk para gibi harcar, öyle biridir.

  • büyük para deyimi

    çok para.

  • cebi para görmek para deyimi

    kazanmaya başlamak.

  • ciğeri beş para etmez deyimi

    işe yaramaz, değersiz, aşağılık kimseler için söylenir, örnek: Öyle ciğeri beş para etmezlerle işimiz olamaz.

  • çingene parası deyimi

    bozuk para, ufaklık.

  • denizde kum, onda para deyimi

    denizdeki kum nasıl çoksa, onda da o denli para vardır anlamında, çok paralı kimseler için şaka yollu söylenir.

  • dini imanı para deyimi

    paradan başka şey düşünmez, her şeyi para, para tutkunu, çıkarını çok düşünen, örnek: Çok para ister o, çünkü dini imanı para avukatın.

  • ekmek parası deyimi

    geçinmeyi sağlayan para ya da kazanç, örnek: Bugün de ekmek parasını çıkardık.

  • eli para görmek deyimi

    para sıkıntısından az çok kurtulmak, para kazanmaya başlamak.

  • haram para deyimi

     Dinî bakımdan yasaklanmış yollardan elde edilen para.?Haram parayla ekmek alınmaz.?

  • hava parası deyimi

     Bir yeri tutmak, kiralamak ya da bir şeyi elde etmek için değeri dışında açıktan verilen para.?Yeri bize verecekler ama bir milyon lira hava parası istiyorlar.?

  • para babası deyimi

     Çok zengin, parası bol olan.

  • para canlısı deyimi

     Parayı çok seven, paraya düşkün.

  • para çekmek deyimi

     (1) Banka veya benzeri bir yere yatırılmış parayı geri almak. (2) Bir kimseden çeşitli yollarla para sızdırmak.

  • para dökmek deyimi

     Bir şey için çok para harcamak.?Düğün için az para dökmedi.?

  • para etmemek deyimi

     (1) İşe yaramamak, etkili olmamak. (2) Değeri pahasına satılamamak.?Bu malların para edeceğini sanmıyorum.?

  • para kesmek deyimi

     (1) Çok para kazanmak. (2) Devletin çok para basması.?Bizim büfe âdeta para kesiyor.?

  • para sızdırmak deyimi

     Kandırarak, zorlayarak birinden para almak.?Kabadayılar esnaftan az para sızdırmadılar.?

  • para tutmak deyimi

     (1) Parasını idareli harcayıp kalanını biriktirmek. (2) Satın alınan şeyin karşılığını para olarak hesaplamak.?Aldığımız eşyaların hepsi kaç para tuttu dersiniz??

  • para yapmak deyimi

     Para kazanıp biriktirmek.?Gurbete para yapmaya gitti.?

  • para yedirmek deyimi

     İşini yaptırmak için birilerine kanunsuz, hak etmedikleri parayı vermek; rüşvet vermek.?O binayı yaptırmak için belediyeye az para yedirmediler.?

  • para yemek deyimi

     (1) Çok para harcamak. (2) Rüşvet yemek, görevini kötüye kullanıp bir iş yapmak için birinden para almak.?İnsanlar artık açıktan para yiyorlar.?

  • parasını sokağa atmak deyimi

     Değeri olmayan bir işe ya da mala para vermek.

  • paraya çevirmek deyimi

     Bir malı verip yerine para almak.?Gidin, şu dolapları paraya çevirin de gelin.?

  • paraya kıymak deyimi

     Gereken yerde para harcamaktan kaçınmamak.

  • paraya para dememek deyimi

     (1) Çok para kazanmak. (2) Bol para harcamak. (3) Elde olan parayı az bulmak.

  • temiz para deyimi

     (1) Kesintiden sonra elde kalan para miktarı. (2) Doğru yoldan kazanılmış para.

Rasgele Deyim Videosu


Kavrama Göre Rasgele Deyimler

Kavramlar - 1 (6)

Kavramlar - 2 (6)


matematik soru çözümleri

Deyim Kategorileri

Futbol Deyimleri

Birçoğumuzun en büyük tutkusu olan futbol ile hayatımıza giren deyimleri sizler için derledik...

Bilgisayar Deyimleri

Programlama algoritmalarının kodlanırken kullanıldığı programlama dili kavramlarını ve veri tabanı dili SQL...

Sağlık Deyimleri

Madem bu hayatta önce sağlık geliyor, o halde sağlıkla ilgili onlarca deyim de deyimler sözlüğümüzde yer al...

Motorcu Deyimleri

Hobisi motor olan motorsiklet düşkünlerinin kendi aralarında sıklıkla kullandıkları enteresan deyimlerin listesini...

Politika Deyimleri

Hayatımızın olmazsa olmazı, siyaset, politika ile ilgili jargonda yer alan deyimleri sizler için etüt edip, derleyerek...

Haber Deyimleri

5N-1K gibi en çok bilinen bir deyimin içinde bulunduğu haberler kategorisinde bakalım ilginizi çekecek başka ne deyimler yer...

Spor Deyimleri

Günlük hayatımızın vazgeçilmezlerinden birisidir spor. Hem sağlık için hem de görünümümüz için elzemdir spor yapmak. Futbol dışında...

Müzik Deyimleri

Ruhun gıdasıdır dediğimiz müzik ile ilgili günlük hayatımızda yer alan nice deyimler, nice sözler jargona girmiştir....

Alışveriş Deyimleri

Gel vatandaş gellll diye başlar alışveriş deyimlerimiz. Özellikle bayanları yakından ilgilendiren, damping, indirim, sezon sonu, seri sonu ve daha neler neler...


müzik listeleri

Rasgele Deyimler - 1 (4)

Rasgele Deyimler - 2 (4)


ingilizce tercümesi

En Çok Aranan Deyimler - 1 (8)

En Çok Aranan Deyimler - 2 (8)


müzik klipleri

İngilizce Deyim Örnekleri - 1 (3)

  • It's raining cats and dogs.

    Bardaktan boşanırcasına yağmur yağması.

  • A storm in a teacup.

    Bir kaşık suda fırtına kopartmak.

  • That ship has sailed.

    O treni kaçırmak. Çoook geç kalınması.

İngilizce Deyim Örnekleri - 2 (3)

  • Come rain or shine.

    Her ne olursa olsun.

  • Calm before the storm.

    Fırtına öncesi sessizlik.

  • Have your head in the clouds.

    Aklı bi karış havada olmak.